15 Şubat 2013 Cuma

İran... 1. Bölüm...

Uçağımız Tahran İmam Humeyni Uluslarası Havalimanı'na indiğinde merak yerini heyecana bıraktı... Yıllarca bize hep farklı şekilde tanıtılan bir ülkeye ayak basacaktık az sonra...

İran  İslam Cumhuriyeti'ydi ziyaret mekanımız... Uçaktan inildi, pasaport kontrolü ve sonrasında başkent Tahran'dayız...
İlk izlenim önemlidir ya bir kişi için. Önyargıları bir kenara bıraktık, şehir hayatını içine attık kendimizi...

İnanılmaz bir trafik karşıladı bizi. Benzin sudan ucuz olunca, araç sayısı inanılmaz boyutlarda. İstanbul'a kötü diyenler, mutlaka görmeli burayı. Eminim ki sözlerini geri alacaklar. Kuralsızlığın kural olduğu bir yer burası. Tampon tampona giden araçlar, yayaya yol vermeyen sürücüler... Karşırdan karşıya geçmenin bile mücadele ruhu gerektirdiği bir trafiğin tam ortasındaydık.

Eğer İran'a özellikle de Tahran'a gelecekseniz, araç kiralamayı bir kez daha düşünün derim. Bu trafikte saç baş yolmanız büyük olasılık.
Ama onca karmaşaya rağmen, kavga da yok gürültü de. Kimse kimseye bulaşmıyor, sesini yükseltmiyor.

Geniş bir metro ağı var Tahran'da. Kilometrelerce uzunlukta. Yeni hatların inşaası ise sürüyor. Yakın zamanda havalimanından şehir merkezine de metro seferleri başlayacak.

Dünyaya kapalı bir ülke İran. Ambargoların altında yaşam mücadelesi veriyorlar. Ama bu onları çok da etkilemişe benzemiyor. Aksine daha da ateşlemiş. Yerli üretim haf safhada. Otomobillerini, uçaklarını, telefonlarını, binalarını, yollarını hep kendileri yapıyor.
Yakında çift katlı otoyol hizmete açılacak.
Kilometrelerce uzunluktaki tüneller de yine İranlı mühendis ve işçilerin emekleriyle yapılmış.

Şeriat hakim haliyle ülkede. İslam devrimi sonrası kadınların mutlaka ama mutlaka başlarını örtmeleri gerekiyor. Ama öyle kara çarşafa ya da burkaya girdikleri de yok hani. Eskiler yani yaşlılar ya da daha radikaller, çarşaf kullanıyor fakat kendilerini modern olarak gören İranlı kadınlar başörtüsünü zorunluluk da olsa sadece süs eşyası olarak kullanıyor.

Acem kızlarının güzelliği dillere destandır. Tahran'da buna birebir şahit oluyorsunuz.
Kadınlı erkekli gruplar sokaklarda rahatça birlikte gezebiliyor.
Anlayacağınız, basit birkaç kurala uyulması halinde Tahran gezilmesi çok zevkli bir şehir.

Türk Lirası, İran Rial'i karşısında iki kat değerli. O nedenle alışverişte birçok ürün ucuza gelecektir. Bol bol alışveriş yapma imkanı bulabilirsiniz.

Çok büyük bir kent Tahran. Özellikle dini mekanlar gezilmesi gereken yerlerden. Camiler, Dini rehber İmam Humeyni'nin evi, Şah Rıza'nın sarayı ve nice mekan, ziyaretçi akınına uğruyor...
Ve son bir not...

İran'da nereyi gezerseniz gezin, nereye giderseniz gidin, dini değerlere saygılı olmayı ve sabretmeyi sakın unutmayın...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder