21 Nisan 2014 Pazartesi

Üzgünüz...

19 Nisan günüydü... Galatasaray - Kasımpaşa maçını, verilen ceza nedeniyle sadece kadınlar ve çocuklar izleyebilecekti. 

Sabah erkenden Aslantepe'ye akın etti, sarı kırmızıya gönül verenler. Stat gişesinde 7'den 70'e, kucağında çocuğuyla kadın taraftarlar kuyruktaydı. Hepsi heyecanlı, hepsi hazırdı bu maça. Galibiyetti tek düşündükleri.

Kapılar açıldı, dişi aslanlar koştu 52 bin kişilik Arena'nın tribünlerine... Bayraklar, flamalar, şarkılar, tezarühatlar. 

Muslera ve Melo en çok ilgiyi gören futbolculardı. Tam bir cümbüş havası vardı Arena'da. Bir an olsun susmadı Galatasaray'ın kadınları.

Maç başladı. Daha ilk dakikalarda gelen gol bile bozmadı morallerini. 

Ve o dakikalarda bir kişi takıldı gözüme. Genç bir kadın.. Kucağında bebeği, tribündeydi... Heyecanlıydı. Belki de hayatında ilk kez maça gelmişti. Bebek arabası da hemen yanı başındaydı. 

Bebeğiyle maça seyre koyuldu. Ama işler hiç de iyi gitmiyordu. 2 - 3 derken fark açılıyordu. Bir yandan bebeğiyle ilgilenen o kadın taraftar, bir yandan da takımının maçını izliyor, olan biteni anlamaya çalışıyordu. 

Yüreğimde bir şeyler çatırdadı o anlarda. Bir kaç aylık bebeğini yanına alıp, Galatasaray'ı izlemeye gelen o kadın, daha fazla dayanamadı. çocuğunu arabasına koydu, son bir kez daha yeşil zemine baktı ve evinin yolunu tuttu. 

Dokunmuştu bu sahne. Üzgündüm. O'nu ve yavrusunu mutsuz eve göndermekti üzüntüm. 

Kimbilir belki bir daha gelemeyecekti böyle bir maça. Ama eminim ki; yüreğinde sarı kırmızı sevda her şeye rağmen yaşayacaktı. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder