İstifa...
Her büyük olay sonrası hem sorulur hem de beklenir... Bize Japonya örnek gösterilir... Adamlar nasıl yetiştirildilerse, hata yaptıkları an çeker giderler...
Aynı erdem bizimkilerden de bekleniyor. Ama nafile bir bekleyiştir. Hiçbir dönem olmamıştır. Cumhuriyet tarihinde belki de bir elin parmaklarını geçmez, çekip giden.
Giden de ya medyanın baskısıyla gitmiştir, ya da gerçekten adalet var diye.
Şimdi, Samsun'da 9 vatan evladının sel felaketi nedeniyle ölümü konuşuluyor. Yitip gittiler, birilerinin hataları yüzünden....
Ama ara ki, hatayı yapanı bulasın... Toki konutları ya bunlar, eski başkan yeni bakanın üstüne gidildi ama anında bertaraf etti salvoları... Samsunlu spor bakanı da, destek verdi, ''olur mu öyle şey, asıl daha büyük felaket önlendi'' dedi.
Peki kim hatalı... Doğa mı? Bu kadar da yağmur yağar mı ey rabbim... Neden yapıyorsun böyle bir şeyi. Neden zor durumda bırakıyorsun hükümetimizi.
İstifaya çağrıldı bakan. Ama o hiç de oralı olmadı. Her felaket sonrası istifa mı edilir arkadaş diye düşündü herhalde... Etmez arkadaşlar boşuna beklemeyin. Çünkü kadercidir bu zihniyet. Allah'ın takdiridir ölüm. Hata kesinlikle o evde oturanlarındır.
Ve sakın beklemeyin böyle bir erdemi..
22 Temmuz 2004'ü hatırlayın... Hızlı tren adı altında bir şeyler yapmışlar, o tren Sakarya Pamukova'da devrilmişti. 41 vatan evladı ölmüştü... Suçlu makinistti, raylardı. Ama o trenin o yolda gitmeyeceğini bakan ve etrafındakiler düşünmemişti...
Pamukova yaşanırken bakan olan, şimdi hala bakan... İstifa mı? Ne gerek var ya, ölen ölür kalan sağlar bizimdir...
Allah hepsinin taksiratını affetsin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder