1980'ler... Mahallelerimiz vardı o zamanlar... Doya doya, özgürce dolaştığımız, oyunlar oynadığımız, sadece karnımız acıktığında evimize geldiğimiz zamanlardı... Mahalle arkadaşlarımız vardı. Her mahallenin çocukları, diğer mahalleye karşı birlik olurdu... Hak yedirilmezdi..
Mahalle maçlarımız vardı, misket oynardık, çelik çomak da... Bahçelere dalardık. Mevsimine göre ne varsa çalardık, ev sahibinin ruhu bile duymadan... Gül gelir, arkadaşımızı ispiyonlardık, şakasına...
Tek katlıydı evler, bilemedin iki... Yukarı mahalleye gider, evlerin zillerine basardık... Kaçardık hemen, gizlenirdik. Evin sahibinin bağırışlarını duyar kaçardık. Kimse kin duymazdı bize. Çocuktuk çünkü, art niyet yoktu hiçbirimizde, oyundu bu sadece... Polis yakamıza yapışmazdı, komşu şikayet ederse, alt tarafı babamızdan yalandan azar işitirdik.
Ya şimdi... Adıyaman'da alevi ailelerin evlerinin duvarlarına garip işaretler çizildi... Herkes tedirgin oldu... Alevilerin olması akıllara türlü türlü sorular getirdi... Sonra ustalık döneminin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin çıktı, telaşa gerek yok, bir kaç çocuğun yaptığı oyun bu dedi...
Okları direkt çocukların üzerine çevirdi... Yıllar önce de yaptığımızda kimse böyle düşünmemişti hakkımızda...Bu kadar basitti yani. Çocukların yaptığı bir oyun...
Bu İçişleri Bakanı çocukluk heyecanımızı yok etti bir anda... Biz çocuklar yapmazdık öyle. Asla da yapmayız... Heyacanımıza gölge düşürdü... Eee, en basiti buydu tabii... Bu işi örgüt yaptı diyecek hali yok ya.
Ey, İdris Naim Şahin... Şunu iyi bil. Çocuklar, mahalle çocukları senin bildiğin gibi değildir. Masumdur onlar, iyi niyetlidir. 30 sene önce neysek, şimdi onlar öyle...
Bir de sorum var, Adıyaman Emniyeti'ne ve İçişleri Bakanlığı'na...
Buldunuz mu o yaramaz çocukları?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder